Çene eklemi hastalıkları, alt ve üst çeneyi birbirine bağlayan çene eklem bölgesinde meydana gelir. Bu rahatsızlık kemikten kaynaklanabildiği gibi yumuşak dokularda da olabilir. Hastalıklar kimi zaman sadece çeneden ses gelmesi şeklinde kendini belli ederken kimi zaman da çenenin kilitlenmesi gibi ciddi sıkıntılara da yol açabilir. Nedenleri de tıpkı semptomlar gibi oldukça değişkendir. Kazalar, hatalı tedaviler, bazı alışkanlıklar bu problemlere yol açabiliyor. Pek çok rahatsızlıkta olduğu gibi çene eklemi hastalıklarında da erken dönemde teşhis konması ve tedaviye bir an önce başlanması büyük bir önem taşır. Erken tanı ile daha kısa bir tedavi süreci eşliğinde sorunun ortadan kaldırılması mümkün olabilir.

Çene Eklemi Nasıl Çalışır?

Alt çene kemiğiyle kafatası kemiğinin şakaklarda oluşturduğu eklem, çene eklemidir. Çene eklemi, çene kaslarıyla birlikte çalışır ve hem konuşma hem de beslenme işlevinde son derece önemlidir. Bu kemiklerin birbirine sürtünmesini ve buna bağlı olarak aşınma meydana gelmesini önleyen ise ene eklem diskidir. Aynı zamanda tüm bu sistemi bir arada tutan, çene eklemi çevreleyen bağ dokular da bu bölgede bulunur. İnsanlar günde yaklaşık 1500 – 2000 kez çene eklemini kullanır.

Çene Eklemi Hastalıkları Hangi Sorunları Yaratır?

Bu sorunun yanıtı nasıl bir rahatsızlık yaşandığına bağlı olarak değişebilir. Ancak genellikle hastaların şikayetleri şu şekildedir:

  • Yemek yerken çeneden ses gelmesi
  • Çenede kilitlenme
  • Konuşma ya da beslenme sırasında çenede takılmalar olması
  • Ağrı hissi
  • Ağzı açma sırasında kısıtlılık

Çene Eklemi Hastalıklarının Nedenleri Nelerdir?

Genel olarak çene eklemi hastalıklarının nedenleri 3 farklı grupta ele alınır. Bunlar; uygulanan tedavilere bağlı durumlar, kişinin bazı alışkanlıkları ve stresten kaynaklanan durumlardır. Uygulanan tedavilere bağlı durumları, 20 yaş çekimi gibi ağzın uzun süre açık kalmasından kaynaklanan sıkıntılar ya da hatalı yapılan kaplamalar, dolgular örnek gösterilebilir. Çene eklemi hastalıklarına neden olabilen ‘kişinin alışkanlıkları’ durumuna ise yüz üstü yatma, uzun süre sakız çiğneme ya da kambur duruş örnek gösterilebilir. Stres kaynaklı olanlara ise yüz kaslarını sürekli olarak kasmak gibi durumları örnek gösterebiliriz.

Elbette bazı unsurlar da bu hastalıklara adeta zemin hazırlıyor. Çene eklemi hastalıklarının nedenlerini kısaca listeleyebiliriz.

  • Geceleri diş sıkma ya da diş gıcırdatma
  • Aşırı stres altına yaşama
  • Yemek sırasında gıdaları sürekli tek taraflı olarak çiğneme
  • Çenenin birbiriyle ilişkisini etkileyen ve hatalı şekilde yapılan protetik uygulamalar
  • Diş eksiklikleri
  • Çene bölgesine darbe almak
  • Spor kazaları
  • Boyun ya da baş bölgesini etkileyebilen kitleler ya da sistemin bazı hastalıklar
  • Uzun ve travmatik dental işlemler
  • Duruş bozuklukları
  • Doğumsal bazı problemler
  • Nörolojik ya da psikolojik bazı rahatsızlıklar
  • Parafonksiyonel alışkanlıklar

Çene Eklemi Hastalıklarında Diş Sıkmanın Rolü

Diş sıkma, toplumda yaygın görülen bir durumdur ve sadece çene eklemine değil dişlere, diş etlerine de zarar verir. Bazı kişilerde bu durum istemsiz bir şekilde geceleri uykuda meydana gelir. Aşırı stres altında olan bazı kişilerde ise diş sıkma alışkanlığı istemlidir ve gün içerisinde kişi defalarca dişlerini sıkar. Tüm bunlar çene ekleminin olması gerekenden daha fazla basınca maruz kalmasına yol açar. Dolayısıyla çene eklemine binen bu yük ağrılara neden olmakla birlikte geri dönüşü zor olan bazı problemlere de yol açar. Diş sıkma ya da diş gıcırdatma problemini yaşayan kişilerin mutlaka tedavi olması gerekir.

Çene Eklemi Hastalıkları İçin Kime, Ne Zaman Başvurulmalı?

Çene eklemiyle ilgili çeşitli rahatsızlıklar yaşayanlar Çene cerrahisi uzmanı diş hekimine başvurmalıdır. Ne zaman başvurulması gerektiği sorusunun yanıtı ise ‘en kısa zamanda’ şeklindedir. Çünkü basit gibi görünse de yaşanan sorunun aslında daha büyük olması riski de dikkate alınmalıdır.

Çene Eklemi Hastalıklarının Belirtileri Neler?

Hastalarda meydana gelen belirtiler değişebilir çünkü her hastada çene eklemi hastalığı aynı değildir. Aynı zamanda bu bölgenin ne oranda zarar gördüğü de değişebiliyor. Dolayısıyla semptomların her hastada aynı seviyede olması düşünülemez. Genel olarak hastalar aşağıdaki şikayetlere sahip olurlar:

  • Çiğneme sırasında yanak bölgesinde ağrı ve yorgunluk hissinin olması
  • Çeneyi açma ve kapama sırasında kayma
  • Ağız açıklığında azalma olması
  • Sabahları ağzı açmakta zorluk çekme
  • Çeneyi hareket ettirirken ses gelmesi
  • Çenede kilitlenme olması
  • Kulakta ağrı ya da basınç hissi
  • Şakaklara doğru yayılan ağrı
  • Baş ve boyunda ağrı olması
  • Gıdaları çiğneme sırasında yüzde asimetri oluşması
  • Dişlerin yüzey kısımlarında aşınma
  • Dişlerde hassasiyet olması

Çene Eklemi Hastalıklarının Tedavisi Nasıl Yapılır?

Tedavinin temel amacı çene ekleminin normal fonksiyonlarını yeniden kazanmasını sağlamak ve hastaların şikayetlerini gidermektir. Bu noktada hastaya ağrı kesiciler, kas gevşeticiler reçete edilebilir. Hastalarda spazmı azaltmak için fizik tedavi uygulamaları tercih edilebilir. Bu sayede kan dolaşımı artar ve ağrının azalması hedeflenebilir.

Tedavi seçenekleri arasında tamamlayıcı tıp yöntemleri de bulunuyor. Bunlara akupunktur, nöral terapi, ozon terapi, mezoterapi ya da proloterapi örnek verilebilir. Çiğneme kaslarında ve omuz ile boyun arasındaki bölgede bulunan kaslara da müdahale edilebilir. Bu kaslarda tetik noktalara enjeksiyon yapılabilir. Tetik nokta enjeksiyonları da hastaları rahatlatmak adına başarılı olabiliyor.

Çene eklemi hastalığının nedeni diş sıkma ise botoks uygulamalarından faydalanılabilir. Botulinum toksin de başarılı uygulamalar arasında yer alıyor. Ancak etkisi 4 ay civarındadır ve bu süre sonunda botoks uygulamasının tekrarlanması gerekir. Tüm bunlarla birlikte manuel tedavi seçenekleri de bulunuyor. Manipulasyon, mobilizasyon ya da post-izometrik relaksasyon devreye girebilir.

Diş hekimi tarafından önerilen egzersiz yöntemleri de tercih edilebilir. Hastalar bu egzersizler ile çeneye binen yükü azaltmayı öğrenin. Kasların gerilmesi ve gevşemesini içeren egzersizler öncesinde sıcak uygulama yapılmalıdır.  Ayrıca boyun ve omuz kuşağına yönelik egzersiz seçeneklerinin de olduğunu belirtmeliyiz. Germe ve güçlendirme hareketlerini içeren bu egzersizler kimi zaman çene egzersizlerine dahil edilebiliyor.

Özellikle diş sıkma ya da geceleri diş gıcırdatma alışkanlığı olan kişilerde tedavilere ek olarak psikolojik destek de öneriliyor. Çünkü bu davranışlar büyük oranda stresten kaynaklanıyor. Stresin yanı sıra öfke, endişe ya da kaygı da benzer bir tablonun ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Dolayısıyla diş sıkma alışkanlığının giderilmesi için psikolojik destek alınması da önem taşıyor. Hastaların kaliteli ve düzenli bir uyku süreci yaşaması da önemlidir.

Hastaların tek taraflı çiğneme alışkanlığından kurtulması, diş sıkma sorunundan kurtulmak için gece aparatları kullanması gibi alternatif yöntemler de mevcuttur. Aynı zamanda sert yiyeceklerin dişle ısırılmaması, çene eklemine çok fazla yük bindirilmemesi açısından dikkat edilmesi gereken hususlar arasında yer alıyor. Hastalar tedavi sürecinde elma gibi sert gıdaları ısırarak yemek yerine ağzına küçük parçalar halinde atarak tüketmelidir.

Sıklıkla merak edilen hususlardan biri de cerrahi tedavi seçenekleri oluyor. Ameliyat da tedavi yöntemlerinden biridir ancak her hastanın sorundan kurtulması için mutlaka hemen ameliyata alınması gerekmez. Cerrahi girişim, diğer tedavi seçenekleriyle başarı sağlanamadığında uygulanan bir yöntemdir. Çene cerrahları tarafında yapılan ameliyat sadece zorunlu durumlarda tercih ediliyor. Sonuç olarak bütüncül tedavi yöntemleri ile çene eklemi hastalıklarına yönelik olarak başarılı sonuçlar alınabilir.